"Momo" - Michael Ende


 Saatlerin bulunduğu salonda dolaşmayı sürdürüyorlardı. Hora Usta başka başka ilginç şeyler gösteriyordu ama Momo'nun aklı hep bilmecedeydi. 
   "Söylesene," diye sormaktan kendini alamadı. “Zaman nedir?” 
   "Bunu kendin bulup çıkardın ya," diye cevap verdi Hora Usta.  
   "Hayır, yani zamanın kendisi nedir demek istiyorum," diye açıklamaya çalıştı Momo. "Var olduğuna göre, bir şey olması gerekir. Gerçekten nedir zaman?”
   "Bu sorunun cevabını kendin verebilsen çok iyi olurdu.” dedi Hora Usta.
   Momo uzun süre düşündü.
   "Var olduğu kesin," diye mırıldandı sonra, düşüncelere dalmış bir şekilde. "Ama ona dokunamayız. Tutamayız onu. Koku gibi bir şey. Ama durmadan ilerleyen bir şey. O halde geldiği bir yer olmalı! Belki de rüzgâr gibi bir şeydir! Ama yo, hayır! Şimdi buldum! Belki de hep var olduğu için duyulmayan bir müzik gibidir. Sanırım, benim bunu çok derinden duyduğum oldu!"
   “Biliyorum," dedi Hora Usta, "seni bu nedenle çağırtabildim buraya.”
   “Ama başka bir şey daha var," diye dalgın dalgın konuştu Momo, düşüncelerinden bir türlü kopamıyordu. “Müzik sesi çok, çok uzaktan geldiği hâlde, sanki taa içimde duydum onu. Zaman da böyle bir şey olmalı.”
   Biraz susup yeniden söze başladı: "Tıpkı rüzgârın su yüzünde dalgacıklar oluşturması gibi demek istiyorum. Ah, belki de sözlerimin hepsi saçma!” 
   “Bence çok güzel konuştun," dedi Hora Usta. “Bunun için şimdi sana bir sır vereceğim. Bütün insanlara zamanları, buradan, Hiçbir Zaman Sokağı'ndaki, Hiçbir Yerde Evi’nden dağılır.” 
   Momo ona saygıyla baktı. 
   "Yaa," dedi, "zamanı sen mi üretiyorsun?” 
   Hora Usta güldü. "Hayır çocuğum, ben sadece yöneticiyim. Benim görevim her insana belirlenen payını vermektir.
   "Madem öyle, bu işi, zaman hırsızlarının insanlardan zamanlarını alamayacağı şekilde düzenleyemez miydin?" diye sordu Momo. 
   "Hayır, bunu yapamam," diye cevapladı Hora Usta.  "Çünkü zamanlarını nasıl kullanacaklarına insanlar kendileri karar verirler. Zamanlarını korumak da onlara düşer. Ben yalnız paylaştırmayı yapabilirim.” 
   Momo tekrar salona bakarak sordu: "Onun için mi burada bu kadar çok saat var? Her insan için bir tane, öyle mi?"



Michael Ende - Momo

Çevirmen: Leman Çalışkan, Pegasus Yayınları, s.176-177


0 Comments